#HerHaftaBinSayfa Yedinci Hafta

#HerHaftaBinSayfa Yedinci hafta okuduklarıma yazdıklarım yetişemeyince haftalar karıştı. Bin sayfa okuma halinden çok bir sapma olmadı. Sadece, arada kaosu devreye sokmak şart. Zorunluluk, iş, görev halini almaya başlayınca okumak, blog bir dokunuş şart. Son bir iki hafta düzensizliği tercih etmemin ana nedeni bu.

Alışkanlıktan değil akışkanlıktan olsun amaç.

Sevgiyle olsun. Uyuşmazlık veya iticilik veya nefret ve benzeri karşıtına doğru kaymasın sevginin. Son okumalarım sırasında karşıma sıkça çıkan isim Empedokles oldu, Sokrates öncesi düşün insanlarından kendisi. Doğa düşünürü. İlk olarak hafızam beni yanıltmıyorsa Ekoeleştiri’de karşıma çıktı sonra yürümek üzerine yaptığım okumalarda karşılaştım. Tam da bunlar olup biterken Amin Maalouf’un son kitabının adında da karşıma çıktı ‘Empedokles’in Dostları’.

Karşılaşmış olsaydık dost olurduk bence diyerek başladım okumaya.

Bu arada kitaba dalmadan biraz daha Empedokles’ten Wikipedia’dan alıntılayarak bahsedeyim. Empedokles’in felsefesi Doğa Üzerine adlı yapıtında Empedokles’in özgünlüğünü gösteren iki önemli düşüncesi vardır: Bunların ilki, temel öğenin birden fazla olduğunu kabul etmesidir. Kendisinden önceki düşünürlerin öne sürdüğü temel öğeler su, hava ve ateşti. Empedokles ise bunlara bir de toprak öğesini eklemiştir. Dört elementi ilk büken Empedokles ve elementleri bükmekle kalmayıp daha da ileriye ikinci özgün düşüncesiyle taşımış: bu düşüncesi ise bu temel öğelerin birleşip ayrılması için bir hareket ettirici güç olması gerektiğidir. Empedokles bu gücü sevgi ve nefret olarak açıklamıştır. Sevgi, öğeleri birleştirir, nefret ise bunları birbirinden ayırır.

Ölümü hala bir muamma bir sandalet ve bir yanardağ. Varın siz tamamlayın hikayesini. Günümüzde yaşamış olsaydı ve ‘yapacağımı yaptım ben oldum artık yok olma zamanı’ diyip crocslarıyla yanardağın ağzına gelip kendisini sıcağa teslim etseydi. Sanırım hiç haberimiz olmazdı zira sandalet yerine tercih ettiği plastikler eriyip gözden kaybolurlardı. Lafı dolandırıp durmanın anlamı yok. Kitaplara dönelim hızlıca. Maalouf kitabında dört elementi ben ziyadesiyle fark ettim. Hatta bir tık ileri gidip acaba Empedokles’in Dostları’nın denizden geliyor olmaları anne karnındaki balığımsı embriyolara başka değişle evrimimize bir atıf mı? Keşke bir denk gelsek de Sinan Canan hocaya bir sorsam ne düşündüğünü bu çıkarımım hakkında. 

Dört elementin ötesinde yukarıda alıntıladığım hareket ettirici güçler çok yoğun. İnsanın kendisini yok etmesine bir tuşa basımlık zaman kala ‘yeter’ diyerek sahneye giren ‘Empedokles’in Dostları’ ve sonrasında gelişen olaylar. Maalouf kaleminin becerisiyle oluşan ve birbiriyle dans eden karakterler. Biraz bilim kurgu bazen karamsar bazen iyimser iki keskin uçta gidip gelen bir roman. Ben bilim kurgu coşkusuyla okudum. Denizden gelenlerle yeryüzünün işgalcileri olan bizlerin buluşması. Suyun saf, net temizliğiyle belirenlerin dokunuşuyla tamamen değişen dünya. Oluşan sorular.

Tek düşman olarak işaretlenen ölüm. 

Ölümü ortak ve savaşılması gereken düşman ilan edip, birbirimizle değil tek düşmanımız olan ölümle savaşalım çağrısı yapan dostlar. Aynı anda okumakta olduğum yaşam kadar ölümü de dokunulur ve kabul edilir hale getiren ‘Tibet’in Yaşam ve Ölüm Kitabı’. Bir uçtan diğer uca savrulan zihnim, sorgulayıp duruyor. Ben çok eğlenerek okudum. Kurgusuna bayıldım. Tipler şahane.

Ve aşağıdaki gibi bir dolu cümle var;

Ama çocukluğumdan beri kendime koyduğum bir kural var: Asla bir projeyi veya beslemeye başladığım bir kediyi terk etmem. Doğamdaki tembellikle baş etmek ve pısırıklığımı yenmek için bulabildiğim tek hile bu (sy149).

Ve bir tane daha;

İnsanların körleşme arzusu hep hafife alınır. Var olduğunu bilmek istemiyorlarsa, ömürleri boyunca yanından geçip seni asla görmeyebilirler (sy121).

Empedokles’in Dostları Amin Maalouf Yapı Kredi Yayınları’ndan Ali Berktay çevirisi ile okuduğum Şubat 2021, İstanbul birinci baskısı, 210 şahane sayfa. #HerHaftaBinSayfa Yedinci Hafta diğer okuduğum kitapları yazmaya fırsat kalmadı. Bu sefer bir değişiklik yapalım bir iki gün sonra Arttırılmış Deneyim Çağı’nın kahramanlarından olan Japon’la buluşturacağım sizleri, o buluşmada kitap listesini paylaşacağım. Güzel günler…

Tags: , , , , ,